Genel kan basıncımıza yani tansiyonumuza dikkat ettiğimiz kadar göz tansiyonunda dikkat etmeliyiz. Tedavi edilmediğinde kalıcı körlüğe de yol açabilen bu rahatsızlık ancak yanlışsız seçimlerle tedavi edilebileceğini belirten Avrasya Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Kemal Yıldırım göz tansiyonunu anlatıyor.
GÖZ TANSİYONU NEDİR?
Göz tansiyonu da aslında temel olarak göz içi basıncının yükselip görme hududunu tahrip etmesi durumudur. Olağan bir beğenilen göz sıvısı daima üretilir ve sonrasında istikrarlı bir halde boşaltılır. Bu sayede göz içi basıncı olması gereken düzeyde kalır. Göz içi basıncı artarsa göz hudutları ve damarları üzerinde baskı da artar. Göz sonu vakitle zayıflar ve körlüğe yol açar.
GÖZ TANSİYONUNUN DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BELİRTİLERİ
Avrasya Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Kemal Yıldırım, “ileri yaşlarda daha fazla risk olmasına karşın 40 yaş üstü dikkat edilmesi gerekmektedir” dediği göz tansiyonunun dikkat edilmesi gereken belirtilerini şu biçimde sıraladı;
- Görme duyusunun azalması,
- Gözde kızarıklık,
- Şiddetli göz ağrısı,
- Bulanık görme,
- Mide bulantısı,
- Kusma göz tansiyonunun belirtilerindendir.
GÖZ TANSİYONU NEDEN KAYNAKLANIYOR?
Özellikle ileri yaşa bağlı olarak ortaya çıkan göz tansiyonu erken yaşlarda da ortaya çıkabilir. İşte göz tansiyonuna neden olan faktörler;
• Genetik faktörler,
• İnce kornea,
• Şeker hastalığı,
• Yaşlılık,
• Kansızlık,
• Miyop yahut hipermetrop.
NORMAL GÖZ TANSİYONU PAHALARI NEDİR?
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Kemal Yıldırım, insanlardaki göz tansiyonun olağan düzeyini 10-20 mmHg ortasında olduğunu söylerken, göz tansiyonu hududunun 20’yi geçtiği durumlarda hastalık belirtilerinin ortaya çıkabileceğini söyledi. Yıldırım, en ülkü göz tansiyonu kıymetinin ise 17 mmHg civarında olması gerektiğini belirtti.
TEDAVİ METOTLARI İLAÇ, LAZER YA DA CERRAHİ MÜDAHALELER
Göz tansiyonuna erken teşhis koyulduğunda ilaçla tedavisi mümkündür. Göz içi sonlarının fazla ziyan görmediği durumlarda hudutları korumak için damla tedavisi uygulanmaktadır. Damlalar hem göz tansiyonunu düşürür hem de göz içinde üretilen sıvının dengelenmesini sağlar.
Damla tedavisinin yetmediği durumlarda lazer tedavisine başvurulmaktadır. Lazer tedavisi ile göz tansiyonu dengelenir ve göz içindeki fazla sıvı boşaltılır.
Her iki tedavinin de tahlil olamadığı durumlar da ise cerrahi yollara başvurulmaktadır. Beğenilen biriken sıvının gözden çıkması için yeni bir kanal açılmaktadır. Göz hudutları fazlaca tahrip olmuş şahıslarda bu usul uygulanmaktadır.
DOĞRU BESLENME TEDAVİDE HAYLİ ETKİLİ
Göz tansiyonu olan bireyler çok ölçüde olmamak kuralıyla tertipli olarak karabaş otu, bakla, domates, havuç, çörekotu tüketerek göz tansiyonlarının dengelenmesini ve göz sıhhatlerini müdafaayı sağlayabilirler.
