Lübnan ekonomisinin devasa devlet borçları ve sürdürülemez finansman nedeniyle çöktüğü 2019’dan bu yana politikacılar bir çözüm bulabilmiş değil.
Reuters’ın Dünya Bankası raporlarından aktardığına göre, Lübnan’daki ekonomik çöküş 19. yüzyılın ortalarından bu yana görülen en kötü ekonomik krizlerden biri. 2018’de yaklaşık 55 milyar dolar olan gayri safi yurtiçi hasılanın 2021’de yaklaşık 20,5 milyar dolara düşeceği tahmin ediliyor.
Lübnan lirası geçen süre içinde değerinin yüzde 90’ından fazlasını kaybetti. İthalata bağımlı ekonomide hemen hemen her şeyin maliyeti arttı ve satın alma gücünü yok oldu. Bir askerin krizden önce 900 dolara eşdeğer olan aylık ücreti, şimdi yaklaşık 50 dolar değerinde.
ÇOCUKLAR ÖĞÜN ATLIYOR
Birleşmiş Milletler verilerinde 6,5 milyonluk nüfusa sahip ülkede yoksulluk sınırının altında yaşayanların oranının yüzde 80’i geçtiği aktarıldı. UNICEF, eylül ayında ailelerin yarısından fazlasının öğün atladığını belirtti.
İthal yakıta bağımlı olan Lübnan, bir enerji kriziyle de karşı karşıya. Bazı hanelere günde bir saatten az elektrik verilebiliyor. Taksiyle ulaşım fiyatları kriz nedeniyle 15 kat pahalanmış durumda.
DOKTORLAR ÜLKEYİ TERK ETTİ
Kriz nedeniyle iç savaştan sonra Lübnan tarihinin gördüğü en büyük göç yaşanıyor. Göç edenler arasında doktorlar da var. Dünya Sağlık Örgütü, çoğu hastanenin yüzde 50 kapasiteyle çalıştığını ve doktorların yaklaşık yüzde 40’ının kalıcı olarak göç ettiğini veya yurtdışında yarı zamanlı çalıştığını aktardı.
Siyasetçiler ve medya Lübnan’ın çökebileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. Cumhurbaşkanı Michel Aoun, aralık ayında devletin “çökmekte” olduğu konusunda uyarmıştı. Lübnan’daki dini liderler de ülkenin çökme riskiyle karşı karşıya olduğunu aktarıyor.