“Türkiye partisi olacağız” savındaki HDP’nin devamcısı olan DEM Parti’nin Türkiye’nin kıymetli sıkıntılarına dair rastgele bir çıkış yahut açıklamada bulunmayışı bir müddettir kanıksanmış görünüyor…
DEM Parti, bilhassa son günlerde yine alevlenen Anayasa tartışmalarında dahi sessizliğini koruyor. “Öcalan’a tecrit” ve Kürt sorunu bahislerine kendini izole etmiş görünümü veren DEM Parti’nin toplumsal medya performansı incelenirse, rutin kimi açıklamalar dışında Selahattin Demirtaş’ın emektar ve ünlü ketılı ile “Sabra ve Şatilla Katliamı” hakkında yapılan açıklamalar üzere ülke gündeminden uzakta ve bir kitle partisinden daha çok “marjinal bir grup” imgesi veriyor.
Genç teğmenlerin “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganıyla ettikleri yemin sonrası gelişen tartışmalara da katılmayan ancak teğmenlerin soruşturulması isteğine “örtük destek” veren DEM Parti, Ergenekon/Balyoz operasyonları devrinde olduğu üzere, kelam konusu askerlere yönelik bir soruşturma ya da yargılama olduğunda “örtük destekçi”, Kürt meselesinde “muhalif”, ülke meselelerine dair ise “duyarsız” kalmayı tercih ediyor…
DEM Parti açısından son aylardaki tek istisna, Narin Güran cinayeti oldu…
Fakat Narin Güran cinayetinde de DEM Parti yeniden kendi “dar grup” hassasiyetlerini gözeterek mevzuyu HÜDA PAR ve Hizbullah’la hesaplaşmak için elverişli bir yer olarak gördü. PKK’nın katlettiği çocuklar için ses çıkarmayan DEM Parti, Diyarbakır’da Narin Güran için yürüyüşler düzenledi.
Türkiye 8 yaşındaki Narin için yasa boğulmuşken HÜDA PAR ve DEM Parti mevzuyu ortalarındaki hengameye indirgedi…
Her ne kadar solcu yahut sosyalist oldukları savında olmasalar da solda “takvim solculuğu” olarak isimlendirilen, değerli gün ve haftalar, vefat yıldönümü tipi anma duyurularından ibaret paylaşım stili DEM Parti’ye de sirayet etmiş görünüyor.
DEM Parti Tüzük ve programında kendisini “ekolojist” olarak tanımlıyor. Parti maksadını ise “ekosisteme sahip çıkmak”, “hayatın her alanındaki şiddetin ortadan kaldırılması” ve gibisi hallerde açıklıyor. Ama Türkiye’de neredeyse her gün ekosisteme atak niteliğinde yeni bir gelişme, her gün yeni bir şiddet vakası yaşanırken DEM Parti “izole” siyasetini ve sessizliğini sürdürmeyi tercih ediyor…