Dövizden TL’ye geçiş için zorunlu karşılık teşviki ne anlama geliyor?

Merkez Bankası’nın döviz satışları ve kur korumalı mevduat uygulaması ile birlikte geçen hafta Türk lirasının önemli kazançları olsa da, TL bu hafta döviz kuru karşısında değer kaybetmeyi sürdürüyor. Dün yüzde 6’nın üzerinde yükselen dolar ve euro kurları, haftanın ikinci gününe yüzde 3 civarında yükselişle başladı.

Merkez Bankası’ndan (TCMB) ise dövizde yatırımı olanların TL’ye geçmelerinin sağlanması amacıyla yeni bir karar geldi. Bu yeni karar, bankanın döviz mevduat hesabı tutmasını banka için daha masraflı hale getiriyor ve bankaların vatandaşı TL’ye geçmesi için teşvik etmesini sağlıyor.

YÜZDE 14 FAİZ/NEMA ÖDENMESİ KARARI

TCMB tarafından bankalara gönderilen yazıya göre, döviz tevdiat hesapları ile döviz cinsi katılım fonu hesaplarından vadeli mevduat ve katılma hesaplarına dönüştürülen tutar, Türkiye’de uygulanan en yüksek zorunlu karşılık oranı (yüzde 8) ile çarpılarak iki katına çıkarıldı.

Bu kapsamda Merkez bankası, dövizden liraya çevrilen mevduatlarla ilgili olarak zorunlu karşılıkların bir kısmına yüzde 14 (bir haftalık repo faizi) oranında daha yüksek bir nema ödeyecek.

TCMB, 2020 sonunda sıfırlanan döviz komisyon oranlarını dövizden TL’ye dönüşün belli bir oranın altında kalanlar için belirgin artırdı. TCMB nezdindeki zorunlu karşılık ve ihbarlı döviz mevduat hesaplarında döviz olarak tutulan kısmına ilişkin olarak dolar ve euro cinsinde yıllık yüzde 1.5 oranında komisyon getirildi.

Döviz mevduatlarının yüzde 10’unu 21 Ocak 2022’ye kadar, yüzde 20’sini 18 Mart 2022’ye kadar çeviren bankalar, 2022 sonuna kadar yeni komisyondan muaf olacak.

Dövizden liraya çevrilen tutar zorunlu karşılıklardan muaf tutulacak.

Peki Merkez’in bu adımı ne anlama geliyor, döviz mevduatı olan vatandaş bu teşviklerle TL’ye döner mi? Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cem Başlevent, Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan ve Ekonomist Doç. Dr. Oğuz Demir sozcu.com.tr okurları için anlattı.

Prof. Dr. Cem Başlevent

VATANDAŞI TL’YE İKNA ÇABASI

Prof. Dr. Cem Başlevent, Merkez Bankası’nın son adımıyla bankaların müşterilerini TL’ye dönmeleri için ikna etmeye zorladığını, bunun için de bankalara 3 hafta gibi kısa bir süre verdiğini aktardı.

“Kur korumalı mevduat ürününün başarılı olması için halihazırda Türk lirasında olan mudilerin ikna edilmesi yeterli değil” diyen Prof. Dr. Başlevent, “Döviz kurlarının faiz artırmadan dizginlenebilmesi için şu anda dövizde yatırımı olan bireylerin de TL’ye geçmelerinin sağlanması gerek. Merkez Bankası son kararıyla bankaları müşterilerini TL’ye dönmeleri için ikna etmeye zorluyor. Bunun için de bankalara 3 hafta gibi kısa bir süre veriyor” dedi.

“Önümüzdeki günlerde bankaların dövizden TL’ye geçenlere cazip faiz oranları sunmaları beklenebilir” diyen Başlevent, “Döviz-TL dönüşümü için neden bu kadar aceleci olunduğu ise merak konusu. Muhtemelen ocak ayında, yüksek enflasyon-düşük politika faizi ortamında işlerin zorlaşacağı öngörülüyor” değerlendirmesinde bulundu.

Enver Erkan

DÖVİZ MEVDUAT BANKA İÇİN DAHA MASRAFLI OLACAK

Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan, komisyon oranındaki değişiklikleri, “Merkez Bankası TL tutmayı banka açısından daha avantajlı hale getirirken döviz mevduat tutmayı daha masraflı hale getiriyor bankalara” şeklinde yorumladı.

Erkan, şöyle devam etti: “Temel mantık şu: Banka açısından döviz mevduat tutmak daha masraflı olacak, ceza gibi. TL Mevduat tutmak daha avantajlı olacak. Yani Merkez Bankası bankalara diyor ki, eğer bana komisyon ödemek istemiyorsanız, zorunlu karşılık masraflarınızı azaltıp, nemalandırmanızı artırmak istiyorsanız TL tutmak avantajınıza.”

Doç. Dr. Oğuz Demir

‘DALGA BOYU YÜKSEK, DÖVİZDEN DÖNÜŞ KOLAY DEĞİL’

Merkez’in bu adımının TL hesapları özendirmek için teşvik uygulaması olduğunu söyleyen Doç. Dr Oğuz Demir ise, bunun istikrar sağlamaktan ziyade bir miktar kontrol gücü vereceğini, döviz mevduatı olan vatandaşların da kurdaki oynaklık sürdüğü için TL’ye dönmelerinin kolay olmayacağını vurguladı.

Demir, “Döviz tevdiat hesaplarından bir çözülmenin peşinde koşuyorlar. Ancak yüksek fiyatlardan döviz alan insanlar henüz zarardayken çıkış yapıp TL’ye dönmeleri çok kolay değil” dedi.

Neden kolay olmadığına yönelik ise Türk lirasının dün yaşadığı yüzde 6’lık değer kaybını anımsatan Demir, “TL bugüne ise yüzde 3 değer kaybıyla başladı. Yani TL’de dalga boyu hala çok yüksek. Değil birkaç ay, birkaç hafta ötesini öngörebilmek mümkün değil. Vatandaş da kurdaki artış eğilimini görürse TL mevduatı tercih etmeyebilir” ifadelerine yer verdi.

‘İSTİKRAR SAĞLAMAZ, YAMA YAPIYORLAR’

Doç. Dr. Demir’in bu tip adımları istikrar sağlamaktan ziyade ‘yama yapılması’ şeklinde değerlendirmesi de dikkat çekti.

Demir, şöyle devam etti: “Vatandaşı her türlü enflasyona ezdirmiş oldular. Tasarruf etmek isteyene enflasyon altında getiri sunmak demek satın alma gücünün erimesi demek. Bu yüzden bu tip adımlarla yama yapıyorlar. ‘Lastik buradan da hava kaçırdı, yamalayım’ düşüncesi… Oysa ki lastik bir haftada eskidi, yama değil, değiştirilmesi lazım.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir