İsrail-Filistin çatışması üzerine çalışmalar yürüten Dr. Birinciyim Büke Okyar, “Tahran’dan takviye alan İslami Cihat (İC), Hamas’ın İran ile finansman akışındaki kıymetli kaynaklarından birisi. Gazze’de, Hamas ve İC, Filistin liderliği için bir rekabet içerisinde. Gerçekten Filistin’e yönelik son ataklarda amaç bu sefer Hamas değildi” sözlerini kullandı. İsrail’in bölgedeki Sünni Müslüman Arap ülkeleri ile bağlantılarında yeni bir sayfa açan ve 2020’de imzalanan İbrahim Anlaşmaları’nı anımsatan Büke Okyar, son akınların perde gerisine yönelik “ABD’nin de dayanağı ile mutabakat sonrası İran’a karşı güç kazanan cephenin siyasi yansımalarına” işaret etti.
İSRAİL-İRAN GERİLİMİ
Büke Okyar, “İsrail’in sözgelimi bu kadar ‘rahat’ saldırabilmesinin altında son devirde artan Tel Aviv-Tahran gerilminin tesiri de yatıyor” dedi. İC’nin Gazze’deki merkezinde birçok kıymetli kayıplar verdiğini belirten Büke Okyar, “İsrail, kelam konusu mutabakatlar sonrası İran’a karşı siyasetlerinde ulaştığı bölgesel birliktelikle bu akında, Tahran’a yönelik ‘sınırlarını’ test ettiği görülüyor” yorumunda bulundu.
Mısır’ın arabuluculuk yapma teşebbüslerine de değinen Büke Okyar, “Bu durum beklenmedik değil. Tarihî olarak Filistin-İsrail çatışmalarında Kahire, ortaya sıkça ‘arabulucu pozisyonu’ ile çıktı” dedi. Filistin’e atakların sistemsiz lakin ağır şiddette yapıldığına dikkat çeken Büke Okyar, İsrail’in istediğini aldığında ateşkese gitmesinin şaşırtan olmadığını belirtti.