Karar yazarı Taha Akyol, “Koalisyon hükümetleri vaktinde kurumlar siyaset karşısında bugünkü kadar ezilmemişti” değerlendirmesini yaptı.
Akyol yazısında, “CB sisteminde Türkiye’nin dünya ekonomisindeki hissesi yüzde 1.24’ten yüzde 0.86’ya indi!… Global Refah Endeksi’nde Türkiye on yılda 66. sıradan 93. Sıraya düştü! “Yönetişimi en süratli bozulan ülkeler” arasındayız! Bu da CB sistemindeki ‘kayıp yıllar’dır. Şunu söylemek mümkün: Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nde yaşadığımız kriz, koalisyonların krizleri kadar, hatta kurumlardaki hasar açısından daha ağırdır. Koalisyon hükümetleri vaktinde kurumlar siyaset karşısında bugünkü kadar ezilmemişti bari… Özal ve Derviş ıslahatlarını tam bir liyakatle uygulamışlardı. CB sisteminde ise, Merkez Bankası’nın kanunla düzenlenmiş atama kuralları 3 Sayılı CB Kararnamesiyle, “tek imza” ile değiştiriliverdi…” tabirini kullandı.
Akyol şunları kaydetti:
“Zihnimizi siyasetin güç kavgalarına rehin vermeden düşünelim: Hengameli koalisyonlar da “tek kişilik hükümet” de ülkeye hayır getirmiyor. Nasıl bir demokratik sistem diye düşünürken kesinlikle “kuvvetler ayrılığı, kontrol ve istikrar, bağımsız yargı, güçlü kurumlar” önceliğiyle düşünmeliyiz.
İktidar blokunda CB sistemini bu ögeler açısından reforme etme tarafında en ufak bir niyet kıvılcımı gözükmüyor. Zira ıslahat demek, “gücün istikrarlı ve kontrollü dağılımı” demektir, iktidara ise güç tutkusu hakim.
Altılı Masa’nın geliştirdiği ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem’ kuvvetler ayrılığını ve güçlü kurumları öngörüyor, fikren destekliyorum.”