Trabzon’da gazetecilere açıklamalarda bulunan AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un “Devletin kendisine vermiş olduğu Türk Lirası’nı gidip dövize yatırmak bir ahlaksızlıktır” sözleri muhalefetin tepkisine neden oldu.
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Kurtulmuş’a şu ifadelerle tepki gösterdi:
* AKP Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş ‘Devletin verdiği Türk Lirası’nı dövize yatırmak ahlaksızlıktır’ demiş.
* Peki sorarım size; vatandaştan köprü, otoyol ve şehir hastanelerinde Türk Lirası tahsil edip, yandaş şirketlere dövizle garanti vermek nedir?
KURTULMUŞ NE DEMİŞTİ?
Bir gazetecinin, “Bazı esnaflar kendi işlerini çevirsin diye verilen kredi ile döviz bürolarına gidiyor kendi işleri için kullanmadıkları parayı dövize çevirip kenara koyuyor. Doların veya dövizin satışında bir kısıtlamaya gidilebilir mi?” şeklindeki sorusuna, Kurtulmuş şöyle yanıt vermişti:
* Türkiye ekonomisi hem dövizin fiyatının oluşması hem piyasadaki fiyatların oluşması bakımından serbest azar ekonomisini benimsemiş olan bir ülkedir.
* Şunu kural olarak söyleyelim ki serbest pazar ekonomisinin şartlarından geri dönüş olmaz. Devletin kendisine vermiş olduğu Türk Lirasını gidip dövize yatırmak bir ahlaksızlıktır.
* Devlet sizin işlerini döndürün diye aman bu yükün altında kalmayın diye milletin adına yani milletten toplanan paralarla size vermiş olduğu ayakta kalmanızı sağlamak için vermiş olduğu böyle bir parayı maalesef tam da maksadının dışında bir şekilde kullanmak gerçekten büyük bir ahlaksızlık.
* Aynı şekilde ihtikar yapmak nasılsa bu malın fiyatı artacak diye raflarına ya da depolarına saklayarak ihtikar yapmak ta çok açık bir ahlaksızlık. Millete karşı yapılmış bir iştir diye düşünüyorum.
* Fiyatların kontrolü bakımından özellikle stokçuluk noktasındaki denetimlerin çok sıkılaştırılarak bunların cezalarının ciddi şekilde gözden geçirilerek değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim.
* Ama asla ve asla döviz satışını yasaklamak gibi birtakım serbest pazar ekonomisinin şartlarına uymayacak olan hususları düşünmek doğru olmadığı kanaatindeyim.
* Bu süreçte bu kadar zor şartlarda da ben iyimser bakıyorum çok kısa bir müddet sonra her şey yerli yerine oturur yanlış yapanlar yaptığı yanlışlarla kalır bunların hesabını verir bunların altında kalır. Dolayısıyla vatandaşımız güvensin, hakikaten zor bir şey.
* Bizim yaşadığımızın misli ve daha fazlasını yaşayan gelişmiş ülkeler var. Burada esas mesele, bizim doların artması dolayısıyla günlük fiyatlarda yani doların etkisinin ortaya çıkmış olmasıdır. Bunun farkındayız bunu baskı altına alacak bunu önleyecek mekanizmaları kurmak gerekiyor.
* Ama bunu en kolay kurulacak mekanizma da vatandaşların alım gücünü artıracak yani, kamu çalışanlarına, işçilere, esnaf sanatkara gibi desteklerle bu yükün hafifletilmesini temin etmektir. İnşallah bir müddet sonra da bu yaşadıklarımızı bir kötü tecrübe olarak hatırlayacağız.