Dövizdeki hızlı yükseliş sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2012’de bir programdaki sözleri sosyal medyada gündem oldu. Dolar 1,75 TL’yken yaptığı konuşmada Erdoğan şu ifadeleri kullanmıştı: Paranın itibarı, ülkenin, milletin itibarıdır. Ama maalesef ülkemizde paranın itibarıyla birlikte ülkenin itibarını da uzun yıllar boyunca beş paralık ettiler. Bol sıfırlı paralarımız alay konusu yapıldı. ‘Kim milyoner olmak ister’ diye komedi programları yaptılar. Turistler paramızı gördüklerinde şaşkınlık yaşadı. Türk vatandaşları yurt dışına çıktıklarında cüzdanlarını sakladı. Türkiye bunları yaşadı. Şu andaki paramız itibarı, gücü, bağımsızlığı temsil ediyor. Bugün artık vatandaşlarımız bayrağımızla, pasaportumuzla olduğu kadar parasıyla da gurur duyuyor. Hatırlayın o döviz bürolarını. Her köşe başında yok muydu? Niye vardı? Paramızın değeri yoktu. Maaşı alan döviz bürosuna koşuyordu. ‘Para değer kaybetmesin’ diye. Akşamdan sabaha değer kaybediyordu. Şimdi o döviz bürolarının tamamı kapandı. Çünkü paramızın gücü, onuru, haysiyeti var.
Döviz bürolarının önündeki kalabalığı güvenlik dağıttı!
TL değer kayıplarıyla rekorlarını her gün, hatta saatler içinde yeniden kırar hale geldi. Vatandaşlar da işi gücü bırakıp döviz bürosu önlerinde, evlerinde, arabalarında ve işyerlerinde döviz kurlarını takip etmeye başladı. SÖZCÜ doların 17 TL’yi, Euro’nun ise 19’u aştığı saatlerde İstanbul Kapalıçarşı’da vatandaşın ve döviz bürolarının nabzını tuttu. Büroların önünde neredeyse izdiham denebilecek kalabalıklar oluştu. Bir döviz bürosu çalışanı yoğun kalabalık nedeniyle güvenliklerin müdahalede bulunmak zorunda kaldığını aktardı. Kur fiyatlarını canlı olarak takip etmek için Kapalıçarşı’daki döviz bürolarının önünde bekleyen ve ticaretle uğraşan Aydın Demir “Sattığım malı yerine koyamıyorum. İkinci kere gittiğimde 300-500 TL farkla alıyorum aynı malı. Bunu yapanlar utansın. Birilerine rant sağlamışlar, kime sağladıklarını bilmiyorum” dedi.
Asgari ücret şimdiden bir işe yaramadı
Asgari ücretle çalışan ve döviz bürosu önünde endişeyle kurların yükselişini takip eden Tarık Tuncer “Daha yeni artış yapıldı asgari ücrete. Aldığımız zam hiçbir işe yaramıyor. Zor geçiniyorum. İşe gidiyorum ulaşım pahalı, yemek pahalı. Hafta sonları kız arkadaşımla gezemiyorum. En yakın zamanda Türkiye’den taşınmak istiyorum fakat ona da izin verilmiyor” diye konuştu.