Stranger Things, Squid Game ve Dahası: Sosyal Ortamlarda Sohbetten Geri Kalmamanızı Sağlayan 15 Film ve Dizi

Cem Yılmaz’ın 70 ve 80’lere mahsus yarattığı erotik sinema imalcisi ve direktörü Erşan Kuneri’nin yaşamını izliyorsunuz. Bazı izleyenlerden eleştiri toplayan dizi, kimilerini ise güldürmeyi başarıyor. Cem Yılmaz’ın G.O.R.A. ile Arif V 216’da yer verdiği karakterler, sekiz kısımlık bir Netflix dizisiyle yine hayat buluyor. Dizide Ezgi Mola, Nilperi Şahinkaya, Uraz Kaygılaroğlu, Zafer Algöz üzere oyuncular rol alıyor. Sohbet ortasında kesinlikle değineceğiniz diziyi yerer misiniz sever misiniz, orası muamma!

Netflix dizisi Türk üretimler ortasında Öner Erkan’ın başrolünü oynadığı Uysallar bulunuyor. Palavra Dünya dizisinin Bora’sı, Uysallar’da orta yaş krizi yaşayan üst-orta sınıf bir mimar olan Oktay Uysal’ı canlandırıyor. Yaşadığı varoluşsal sıkıntıların göbeğinde olan Oktay, kendine asıl hayatından farklı bir hayat biçiyor ve punkçı oluyor. Oktay’ın yanı sıra aslında her karakterin perdeler gerisinde sürdüğü ikili bir ömrü bulunuyor. Uysallar’ın senarist koltuğunda Hakan Günday yer alırken yönetmen koltuğunda Onur Saylak bulunuyor.

Nomadland’in direktörü Chloé Zhao, 78. Altın Küre Ödülleri’nde Altın Küre kazanan Asya kökenli birinci bayan direktör olarak tarihe geçiyor. Sinema, 2008 ekonomik krizinin akabinde varını ağırı kaybeden ve altmışlarına merdiven dayamış bir bayanın savruluşunu bahis alıyor. Eşini kaybetmiş yalnız bir bayan olan Fren, karavanıyla Amerika’nın batısında bir yuva arıyor. Tıpkı kendisi gibi göçebe akranlarının arasında Fren, kendini bir yere ait hissedecek mi?

Hill House’dan bağımsız olarak çekilen Bly Manor, Henry James’in The Turn of the Screw adlı kitabından uyarlanıyor. Miles ve Flora karakterlerine hayat veren çocuk oyuncular, izleyicilerden büyük beğeni topluyor. Jamie ile Dani’nin ortasında alevlenen aşkı yıllar sonra Jamie’nin gözlerinden izleme fırsatı buluyorsunuz. Peki, Bly Malikânesi’ne yolu düşenlerin çıkış yolu bulmalarına imkân var mı?

Yönetmen ve senarist Lee Isaac Chung’ın varlıklı çocukluk anılarından ilham alınan Minari, sempatik bir hikayeyle izleyici karşısına çıkıyor. Yıkımlarla dolu Kore Savaşı’nın ardından hayatlarını kurtarma ümidiyle Amerika’ya gelen ailenin yaşadığı toplumsal ve finansal zorluklara şahit oluyorsunuz. 1980’lerde geçen Minari, üç jenerasyondan insanı bir ortaya getiriyor. İnsan ilgilerini, güç dinamiklerini ve insanın tabiat üzerindeki hâkimiyetini gözler önüne seriyor.

Feel Good, Mae Martin isimli komedyenin bağımlılığını anlatan gerçek bir öyküyü mevzu ediniyor. Hayatı üzerinde denetim sağlamaya çalışan Martin, güldürüyü başa çıkma sistemi olarak görüyor. Feel Good ile geçmişi bırakmak isteseniz de onun sizi bırakmaya niyetli olmadığını göreceksiniz. Cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve varoluş üzere hassas alt temaları olan diziyi izlediğinizde âlâ hissedeceksiniz.

Film, 1990’ların efsane bestecisi ve oyun yazarı Jonathan Larson’ın tıpkı isimli otobiyografik yapıtı olan rock müzikalinin izlerini taşıyor. Andrew Garfield’ın muhteşem performans sergilediği ve çeşitli şarkıları seslendirdiği film, genç sanatçıların deneyimlerine ses oluyor. Tick, tick…BOOM! ile Larson’ın ferdî ömrü ve müzikal mesleğine ışık tutuyor, kendinizi tatlı notaların kollarına bırakıyorsunuz.

Başarıyla tırmandığınız bir yolun sonunda kendinizi sahtekâr üzere hissettiğiniz oldu mu? Hayatınızın bir noktasında hevesle yaptığınız seçimleri değiştirmek istediniz mi? Pekala, kendi kıymetinizi diğerlerinin gözündeki pahayla ölçtüğünüz oldu mu? The Worst Person in the World, tüm bu sorulara ‘Evet.’ cevabı verdiğinizde sizi makus hissettirmeyecek bir sinema. Joachim Trier’ın Oslo Üçlemesinin üçüncü filmi olan yapım, insan olma deneyimini farklı noktalardan ele alıyor ve özgürleşme hissi vadediyor.

Dünya çapında büyük yankı uyandıran Güney Kore yapımı Squid Game’in aslında bir sinema olarak planlandığını biliyor muydunuz? Dizi, maddi badire yaşayan bireylerin 40 milyon dolar pahasındaki bir oyuna davet aldıktan sonra vefatla burun buruna gelmelerini bahis alıyor. Parayla boğuşmanın artık herkesin gündeminde olduğu dünyadaki sosyo-ekonomik sorunlara ve sınıfsal ayrımlara değiniyor.

Aslında İspanya’daki Antena 3’e ilişkin La Casa De Papel, Netflix’in yayın haklarını alması sayesinde ekranlara taşınıyor. Senaryosunun dizi çekimleri esnasında yazıldığı dizi, birçok ters köşe olaydan meydana geliyor. İspanya Kraliyet Darphanesi’ni soyma planıyla bir ortaya gelen çete üyelerinin her biri, farklı bir dünya kentinin ismini taşıyor. Dizinin sürükleyici kıssası sayesinde kendinizi büyük soygunun bir modülü hissedebilirsiniz.

The Good Place, bir etik profesörünün içinizdeki güzel ve faziletli insanı çıkarmanızı sağlayan tam bir feel-good yani ‘İyi hisset.’ dizisi! Akıl hocası Michael, gözüne kestirdiği dört karakteri bir deney ile pahalandırıyor. Bu insanların vefatlarından sonraki ömürlerinde makul şartlarda güzele ve berbata olan yatkınlıklarını ölçüyor. Ruh eşinizle ödüllendirildiğiniz dizide, sizce kendini Âlâ Yer’de bulan bencil ve ağzı bozuk Eleanor burada kalmayı hak ediyor mu?

Polisiye ve komedi dizisi Brooklyn Nine-Nine, birbirinden deli dolu karakteriyle yıllardan beri hafızalarımıza kazınıyor. Jenerik müziğini duymaya başladığınızda bile iyi hissettiren dizi, seyircisini keyifli hissettiriyor. Jake Peralta’nın şapşal esprileri ve Holt’un ekibin hayatına girmesiyle Nine-Nine bambaşka bir polis merkezinde dönüşüyor. B99 ileNew York’u en azılı hatalılardan temizleyen bu takımın modülü hâline gelmeye ne dersiniz?

The Queen’s Gambit, birebir isimli Walter Tevis romanından uyarlanan bir Netflix mini-dizisi olarak ekranlara geliyor. Anya Taylor-Joy’un dünyanın en iyi satranç oyuncularından Beth Harmon’ı canlandırdığı dizi, Harmon’ın bir sıfır geride başladığı ömrünü husus ediyor. Keskin zekâsı ve kıvrak ataklarıyla Harmon’ın büyüleyici kişiliği, çok geçmeden tanınırlık elde ediyor. Soğuk Savaş döneminde cinsiyetçiliğin her yerde olduğu gibi spor camiasının da merkezinde yer aldığına şahit oluyorsunuz.

Stranger Things, 1980’lerin başında Hawkins’te geçiyor. Doğaüstü güçleri olan Eleven, kentin maruz bırakıldığı kötücül güçlere karşı dostları ile savaşıyor. Hawkins Ulusal Laboratuvarı, Amerika Birleşik Devletleri Güç Bakanlığı için bilimsel araştırma yapan bir ünite üzere gösterilerek paravan olarak kullanılıyor. Laboratuvar, paranormal alanlarda insanların üzerinde deney yaptığı için felaket ve ölümlere yol açan geçitler açıyor. Bu durum, mahallî halkın kâbusu hâline geliyor.

Listemizin göz bebeği: Heartstopper! Charlie Spring ve Nick Nelson’a siz de ilk görüşte âşık olabilirsiniz. Heartstopper, medyada genellikle karikatürize edilen veya yan karakterler olarak kullanılan LGBTİQA+ klişelerine meydan okuyor. Yeme bozukluğu, zorbalık, açılma, cinsel yönelimini keşfetme ve arkadaşlık ilişkileri gibi önemli konuları ele alan dizi, toksik ilişkileri unutturuyor. Gönülleri çalan yapımın, şimdiden ikinci ve üçüncü sezon onayı aldığı biliniyor. Diziyi beğendiyseniz Alice Oseman’ın yarattığı grafik romanı; Webtoon, Tapas üzere platformlardan İngilizce olarak okuyabilirsiniz.