Tuzla’da, 29 Nisan günü vernik ve boya fabrikasında çıkan yangın sonucu 3 emekçinin hayatını kaybettiği patlatmaya ait, ortalarında iş yeri sahibi ile iş güvenliği uzmanının da bulunduğu 4 kişi hakkında 15 yıla kadar mahpus cezası istemiyle dava açıldı.
İstanbul Tuzla’da 29 Nisan günü vernik ve boya fabrikasında çıkan yangın sonucu 3 personelin hayatını kaybettiği patlamaya ait yürütülen soruşturma tamamlandı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Boya Vernikçiler Sanayi Sitesinde faaliyet gösteren ve kimyasal üretim yapan iş yerinde patlama meydana geldiği aktarıldı.
İddianamede, kelam konusu patlamanın tesiriyle iş yeri etrafındaki fabrikaların ve araçların ziyan gördüğü, iş yerinde çalışan 3 kişinin hayatını kaybettiği ve çok sayıda kişinin yaralandığı kaydedildi.
‘PATLAMA SIRASINDA ÜRETİM YAPILMADI’
İş yeri sahibi Mustafa Umut B.’nin kuşkulu sıfatıyla alınan tabirinde, kelam konusu yere yeni taşındıklarını, gerekli müracaatları yaptıklarını, ruhsat süreçlerinin tamamlanmasını beklediklerini, patlama sonucu hayatını kaybeden bireylerin iş yerinde çalışan çalışanlar olduğunu söylediği belirtildi.
Patlama sırasında iş yerinde 5 kişi olduğunu ve hayatını kaybeden personeller dışındakilerin kendisi ve annesi olduğunu anlattığı, patlama sırasında iş yerinde üretim yapılmadığını, stok olarak yalnızca bitmiş ve sevkiyata hazır haldeki metil etil, keton ve peroksit eserlerinin olduğunu beyan ettiği kaydedildi.
İş yerinde ARGE kısmında çalışan Onur D.’nin ise sözünde, firmada çıkan eserlerin tahlillerini yaparak formül geliştirmek için çalışmalar yaptığını, uzun vakittir deney ya da tahlil yapılmadığını, vefat eden personellerin üretim kısmında çalıştığını ve olayın neden meydana geldiğini bilmediğini söylediği aktarıldı.
Firmaya iş güvenliği konusunda hizmet veren iş güvenliği firmasının yetkilisi olan Songül Ö’nün., iş güvenliği uzmanı olarak Birincinin G.’yi görevlendirdiğini, gerekli evrakları kendisinin düzenlediğini söylediği belirtildi.
KUSUR VE İHMALİNİN OLMADIĞINI SAVUNDU
Firmaya iş güvenliği konusunda hizmet veren iş güvenliği firmasında çalışan Birincinin G.’nin, her ay 2 saat firmaya giderek saha kontrolleri yaptığını ve müşahedelerini patrona tavsiye niteliğinde sunduğunu, firma üzerinde iş durdurma yetkilerinin olmadığını, firmaya en son 5 Nisan’da gittiğini beyan ettiği aktarıldı.
Her kimyasalın kendisine mahsus materyal güvenlik bilgi formlarının olduğunu, bunları iş yerinde gerekli yerlere astıklarını, meydana gelen patlamada rastgele bir kusurun yahut ihmalinin kelam konusu olmadığını söylediği belirtildi.
İŞ YERİ SAHİBİ ‘ASLİ DERECEDE’ KUSURLU
Soruşturma kapsamında alınan uzman raporunda, patlamanın meydana gelmesinde şüphelilerden Mustafa Umut B.’nin “asli derecede”, Onur D. ve Birincinin G.’nin “tali derecede” kusurlu oldukları, Songül Ö.’nin ise rastgele bir ihmalinin olmadığının belirtildiği bilgisine yer verildi.
4 KİŞİ HAKKINDA 15 YILA KADAR MAHPUS TALEBİ
Savcılık, şüpheliler Mustafa Umut B., Onur D., Songül Ö. ve Birincinin G.’nin “taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma” kabahatinden başka farklı 2 yıldan 15 yıla kadar mahpus ile cezalandırılmalarını talep etti.
2 KABAHATTEN TAKİPSİZLİK KARARI
Öte yandan şüpheliler Mustafa Umut B., Onur D., Songül Ö. ve Birincinin G. hakkında “mala ziyan verme” ve “taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma” hatalarından ise kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.
İddianame, kıymetlendirilmek üzere Anadolu Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.